Küçük kan dolaşımı nasıl gerçekleşmektedir?

Vücuttaki oksijen-karbondioksit değişimini sağlayan temel mekanizma olan küçük kan dolaşımı, kalp ile akciğerler arasındaki hayati yolculuğu kapsar. Bu sistem, dokulardan dönen oksijen bakımından fakirleşmiş kanın yeniden canlandırılarak organizmaya temiz halde ulaştırılmasından sorumludur.

Konu kakkında 1 soru soruldu ve cevaplandı

Küçük Kan Dolaşımı (Akciğer Dolaşımı) Nedir?

Küçük kan dolaşımı, kanın oksijenlenmek üzere kalp ile akciğerler arasında gerçekleştirdiği dolaşım sistemidir. Temel amacı, vücutta kirlenen (oksijence fakir) kanın akciğerlerde temizlenerek (oksijenlenerek) tekrar vücuda gönderilmesini sağlamaktır.

Küçük Kan Dolaşımının Aşamaları

1. Kalbin Sağ Karıncığından Çıkış: Vücuttan gelen oksijence fakir kan, kalbin sağ kulakçığından sağ karıncığına geçer. Sağ karıncık kasılarak bu kanı pulmoner arter (akciğer atardamarı) aracılığıyla akciğerlere pompalar.
2. Akciğerlere Ulaşım ve Oksijenlenme: Pulmoner arter, kalpten çıktıktan sonra iki dala ayrılarak sağ ve sol akciğerlere ulaşır. Akciğerlerdeki alveol denilen hava keseciklerinin etrafını saran kılcal damarlarda, karbondioksit (CO2) ve oksijen (O2) değişimi gerçekleşir. Kandaki karbondioksit alveollere verilirken, alveollerdeki oksijen kana geçer.

3. Temiz Kanın Kalbe Dönüşü: Oksijence zenginleşen (temizlenen) kan, pulmoner venler (akciğer toplardamarları) aracılığıyla kalbin sol kulakçığına taşınır.
4. Büyük Dolaşıma Hazırlık: Sol kulakçıktaki temiz kan, sol karıncığa geçer ve buradan aort atardamarı yoluyla vücudun tüm dokularına pompalanarak büyük dolaşım başlar.

Küçük Kan Dolaşımının Özellikleri

Kalbin sağ tarafından başlayıp sol tarafında sona erer.
Sadece akciğerler ve kalp arasında gerçekleşir.
Pulmoner arter vücuttaki oksijence fakir kanı taşıyan tek atardamardır.
Pulmoner venler vücuttaki oksijence zengin kanı taşıyan tek toplardamarlardır.
Kan basıncı büyük dolaşıma göre daha düşüktür.

Fizyolojik Önemi

Küçük kan dolaşımı, dokularda metabolizma sonucu oluşan karbondioksitin vücuttan atılmasını ve yaşam için hayati önem taşıyan oksijenin kana kazandırılmasını sağlar. Bu sayede kanın asit-baz dengesi korunur ve hücreler için sürekli oksijen temin edilmiş olur.

Yeni Soru Sor / Yorum Yap